Neden Fiziksel Aktivite Yapmalıyız?

Fiziksel aktivitenin sağlık ve zindelik için sağladığı yararlar giderek daha iyi anlaşılmaya başlanmıştır. Düzenli fiziksel aktivitenin sağlıklı kilonun sürdürülmesi, dayanıklılık, güç ve esnekliğin artmasındaki rolünün yanı sıra kronik hastalıklara yakalanma riskini azalttığı açıkça bilinmektedir. Söz konusu bu yararlar sadece bireysel düzeyde değil, dünyanın her yerinde giderek maliyeti artan sağlık hizmetleri yönünden de tasarruf sağlayabilecek düzeydedir.
 

Sağlığın korunması ve sürdürülmesi için hem çocuk hem de yetişkinlerin büyük bir çoğunluğunun yeteri kadar fiziksel aktivite yapmadıkları görülmektedir. Bu nedenle fiziksel aktivitenin neden önemli olduğu anlatılmalı, tüm yaşlardaki bireyler günlük yaşamın bir parçası olarak fiziksel aktivite ve spora yönlendirilmelidirler. Fiziksel aktivitenin yaşam boyu sürdürülmesinin herkese, her yerde, her zaman yararlı olabileceği mesajının daha geniş kitlelere yayılmasına yardımcı olunmalıdır.
 

Fiziksel Aktivitenin Sağlık Üzerine Etkileri

Kilo Kontrolü: Birçok ülkede fiziksel aktivitenin azlığının şişmanlık (obezite) için önemli bir etken olduğu sonucuna varılmıştır. Tüm dünyada kilo fazlalığı ve obezitedeki bu artış koroner kalp hastalığı, diyabet, inme, artrit ve kazalara karşı risk oluşturur. Fiziksel aktivitenin artırılmasıyla kilo yönetimi ve ağırlık kaybı daha kolay ve etkili bir şekilde sağlanır.

Kan Basıncının Kontrolü: Yüksek kan basıncı (hipertansiyon) kalp krizi, kalp ve böbrek yetmezliği, felç gibi rahatsızlıklara yakalanma riskini artırır. Düzenli fiziksel aktivite ise kan basıncını dengede tutmaya yardımcı olur. Önerilen fiziksel aktivite düzeyi, düzenli orta şiddette egzersizlerdir.

Kan Lipitlerinin Kontrolü: Düzenli fiziksel aktivitenin lipit (yağ) metabolizmasına olumlu etkileri olduğu bilinmektedir. Düzenli fiziksel aktivite, HDL kolesterolünü (iyi kolesterol) artırırken, bazı durumlarda toplam LDL kolesterolünü (kötü kolesterol) düşürerek daha yüksek HDL/LDL oranı ve buna bağlı koroner kalp hastalığı riskini azaltmakta, ayrıca yüksek plazma trigliserid düzeyini de düşürmektedir.

Kan Şekerinin Kontrolü: Düzenli fiziksel aktivite insülin aktivitesinin kontrolüne ve kan şekerinin düzenlenmesine yardımcı olması nedeniyle şeker hastalığından korunmada önemli rol oynar. Önerilen fiziksel aktivite düzeyi; yürüyüş ve düşük şiddetli, uzun süreli egzersiz programlarıdır.

Damar ve Kas-İskelet Sistemi Hastalıklarını Önleme: Koroner kalp hastalığı ve inme riskinin, fiziksel olarak aktif olan kişilerde daha düşük olduğu görülmektedir. Kas ve kemiklerin kuvveti, eklemlerin esnekliği; koordinasyon, denge ve hareket çevikliği için önemlidir. Özellikle yaşla birlikte azalan fiziksel aktivite kadınlarda osteoporozla birlikte kemik kırıkları (bilek, omur ve kalçada) görülme riskini de artırabilir. Kemik mineral yoğunluğunda artış, Çocukluk ve adölesan döneminde yapılan ağırlık kaldırma, yürüyüş, koşu gibi egzersizlerle kemik mineral yoğunluğunda artış sağlanabilir. Yetişkinlikte yapılan orta düzey aktiviteler ise yaşla ilgili kayıpların önlenmesine yardımcı olur.
 

Sağlıklı, uzun ve kaliteli bir yaşam sürdürme amacı için "Herkes İçin Spor" kavramı yaygınlaştırılmaya çalışılmalıdır.

Fiziksel Aktivitenin Zihinsel Sağlık Üzerine Etkisi

Etkilerini ölçmek zor olmasına karşın yapılan çalışmalar fiziksel aktivitenin yararlı psikososyal etkileri olduğu konusunda birleşmektedir. Fiziksel aktivite ve egzersiz kaygı, stres, depresyonun azaltılması, zihinsel sağlığın sürdürülmesi ve psikolojik zindeliğin sağlanmasında pozitif etkiler yaratır.

Aşırı ve yoğun egzersiz yapan egzersize bağımlı kişilerde (bu durum genel olarak beslenme bozuklukları ile birlikte görülmektedir) egzersiz yapmaya devam etmek sağlıklı olmak yerine sağlık kaybına yol açabilir. Aşırı ve yoğun yapılan egzersiz sakatlanma, aşırı yorgunluk ve psikolojik rahatsızlıklara yol açmaktadır.

Sağlığın korunması ve geliştirilmesi için her gün en az 30 dakika orta düzeyde bir aktivite yapılmalıdır. Ancak sağlık problemi olan kişilerin egzersize başlamadan önce bir hekime başvurması önerilir.

Kaynak:
İngiliz Beslenme Vakfı

Popüler Düşük Karbonhidratlı Diyetler Arasındaki Farklar Nelerdir?

3 ay önce

Popüler Düşük Karbonhidratlı Diyetler Arasındaki Farklar Nelerdir?

Okumak için tıklayınız!

Sahur Yapmadan Oruç Tutmak Mümkün Mü?

9 ay önce

Sahur Yapmadan Oruç Tutmak Mümkün Mü?

Okumak için tıklayınız!

Günün Sağlık Bilgisi: Chia tohumu bir efsaneden mi ibaret?

8 ay önce

Günün Sağlık Bilgisi: Chia tohumu bir efsaneden mi ibaret?

Okumak için tıklayınız!

Mikro Besinler Sağlığımız Üzerinde Ne Kadar Etkili?

bir ay önce

Mikro Besinler Sağlığımız Üzerinde Ne Kadar Etkili?

Okumak için tıklayınız!

Kahve Bağırsakların Dostu mu Düşmanı mı?

8 ay önce

Kahve Bağırsakların Dostu mu Düşmanı mı?

Okumak için tıklayınız!

Yaz Sıcaklarında Sağlığınızı Korumanın Yolları

3 ay önce

Yaz Sıcaklarında Sağlığınızı Korumanın Yolları

Okumak için tıklayınız!

İLETİŞİM FORMU

Yıldız (*) ile işaretli alanların doldurulması zorunludur.

Lütfen doğrulamayı işaretleyiniz.
İletişim Adresi
Sabri Ülker Gıda Araştırmaları Enstitüsü Vakfı
Kısıklı Mah. Ferah Cad. No:2/4 Üsküdar/İstanbul
+90 216 524 1548
info@sabriulkervakfi.org
Lütfen bekleyiniz...

Formunuz Başarıyla Bize Ulaştı!

Bizimle İletişime geçtiğiniz için teşekkür ederiz.

BÜLTEN ÜYELİĞİ

Yıldız (*) ile işaretli alanların doldurulması zorunludur.

Lütfen doğrulamayı işaretleyiniz.
Lütfen doğrulamayı işaretleyiniz.
Lütfen bekleyiniz...

Formunuz Başarıyla Bize Ulaştı!