Özellikle artan vücut ağırlığı ile obezite ve insülin direnci arasında sıkı bir bağ bulunuyor. Şişman bireylerde insülinin vücutta gösterdiği etki ile normal ağırlıkta olan bireylerin vücudunda gösterdiği etki birbirinden oldukça farklı. İnsülin direncinin obezite ile ilişkisini yakından inceleyelim:
İnsülin, vücudumuzda pankreastaki hücreler tarafından üretilen önemli bir hormon. Pankreasın sahip olduğu hücreler tarafından üretilen bu hormon, sağlıklı bireylerde ve normal koşullarda kandaki glikoz yükseldiği zaman pankreastan birkaç dakika içinde salgılanıyor. Sağlıklı bireylerde her besin tüketiminde sonra pankreas tarafından alınan besinlerin enerji haline dönüşmesini sağlamak için insülin üretiliyor. Sağlıklı bireylerde öğün tüketiminden (yemek sonrası) hemen sonra yemek öncesine göre insülin düzeyi 5-15 kat artabiliyor. Bu artışın düzeyini belirleyen temel faktör de yemeğin örüntüsü. Artan insülin düzeyi, kan şekerinin kullanımını düzenleyerek, kandaki glikozun yüksek düzeylere çıkmasını önlüyor ve kandaki glikozun hedef hücre içine girmesini sağlıyor.
Tükettiğimiz besinlerin yapısında bulunan karbonhidratlar (basit ve kompleks şekerler), sindirime uğradıktan sonra vücutta bulunan enzimler ile şekere (glikoza) parçalanıyor. Glikoz ise kan ile vücudun tüm kısımlarına taşınıyor. Böylece, vücudumuzun ana besin kaynağı olan glikoz hücrelere enerji kaynağı oluyor.
İnsülin direncini basitçe tanımlamak gerekirse, kanda insülinin artmasına rağmen bu hormonun işlevini tam olarak gerçekleştirememesidir. İnsülin direnci, insüline karşı bozulmuş yanıt nedeniyle glikozun kandan hücrelere taşınmasında görülen yetersizlik ve hiperinsülinemiye neden olan bir durum. Bunun sonucunda da kanda glikoz seviyesinde artış görülürken, hücrelerin içerine geçen glikoz miktarında da bir düşme görülüyor.
Obezitenin oluşumunda kalıtımsal ve çevresel birçok faktör rol oynuyor. İnsülin direncinin gelişiminde birçok farklı mekanizma olsa da obezite en yaygın görülen neden olarak karşımıza çıkıyor. Obezitede insülin direncinin nedeni kısmen insülin reseptör sayısındaki azalma ve artmış insülin seviyesine rağmen bu insülinin fonksiyonlarını yeterince yapamamasından kaynaklanıyor. Özellikle karın çevresinde yağlanmanın yaygın olduğu obezitede karında toplanmış yağ hücrelerinin lipolitik aktivileri çok yüksek olup, dolaşıma sürekli olarak yağ molekülleri salınmaktadır. İnsülin duyarlılığı beden kütle indeksi ve vücuttaki yağ miktarı ile ters ilişkili gösteriyor. Vücut yağımız ve ağırlığımız azaldıkça insülin duyarlılığının arttığını söyleyebiliriz. Tam tersi, vücut ağırlığımız ve vücuttaki yağlanma arttığında ise insülin duyarlılığı azalıyor.
İnsülin direncinin önlenmesinde,
1.Türkiye Diyabet Vakfı. İnsülin Nedir? Erişim: https://www.turkdiab.org/bilgiler.asp?lang=TR&id=73
Bizimle İletişime geçtiğiniz için teşekkür ederiz.