Yenildiğinde yaşam için gerekli besin ögelerini sağlayan bitki ve hayvan dokuları "BESİN" olarak tanımlanır. Türkçede kullanılan gıda, yiyecek gibi kelimeler besine eş anlamlı kelimelerdir. Besinlerin içinde bulunan karbonhidrat, protein, yağ, vitamin ve minerallere ise "BESİN ÖĞELERİ" denir.
Canlıların en gelişmişi olan insan, doğadaki diğer canlıları yiyerek yaşamını sürdürür. İlkel insan doğada bulabildiği her canlıyı yerken, zamanla bunlar arasında seçim yapmayı, seçtiklerini üretmeyi, ürettiklerini bulunmayan mevsime kadar saklamayı, pişirerek daha uygun duruma getirmeyi öğrenmiştir. İnsan bununla da kalmamış, besin olarak ürettiği her şeyin bileşimini merak ederek analizini gerçekleştirmiştir. Bilim ve teknoloji ilerledikçe, besinlerdeki bu ögeler birer birer ayrılmış ve özellikleri saptanmıştır.
İnsan bir yandan yemekten haz duyarken, diğer yandan sağlıklı yaşaması için gerekli besin ögelerini uygun bir düzen içinde almalıdır. Bu nedenle hazırlama, pişirme ve saklama işlemlerinin bu ögeler üzerindeki etkilerini bilerek seçim yapmalıdır.
Belirli bir besin, örneğin ekmek ya da et 50’ye yakın türdeki besin ögesinin her birini istenilen düzeyde sağlayamaz. Bazı besinler belirli besin ögelerinden zengin, bazılarından yoksun olabilirler. Bu durumda "gereği gibi" ya da "sağlıklı" beslenebilmek için hangi besinlerden ne miktarlarda yeneceği, hangi yöntemler uygulanarak tüketime hazırlanacağı konularında farkındalık geliştirilmesi gerekir.
Besin Öğeleri ve Vücut Çalışmasındaki Etkinlikleri
İnsanın gereksinmesi olan besinlerin bileşiminde yer alan 50’ye yakın besin ögesi kimyasal yapılarına ve vücut çalışmasındaki etkinliklerine göre 6 grupta toplanabilir:
- Karbonhidratlar,
- Proteinler,
- Yağlar,
- Vitaminler,
- Mineraller,
- Su.
Bizimle İletişime geçtiğiniz için teşekkür ederiz.