Sabri Ülker Gıda Araştırmaları Enstitüsü Vakfı 12. Avrupa Beslenme Konferansı’na katıldı.
20-23 Ekim 2015, FENS, Berlin
Avrupa Beslenme Federasyonu (The Federation of European Nutrition Societies - FENS) 26 farklı Avrupa ülkesinin beslenme topluluklarının, kar amacı gözetmeksizin oluşturduğu bir organizasyondur. FENS, üye olan ülkeler ve topluluklar arasında Avrupa’nın en önemli beslenme organizasyonlarından biri olarak kabul ediliyor.
FENS’in beslenme ve toplum sağlığının önemini vurgulayarak bu alanlarda yapılan eğitim ve araştırmaları geliştirme misyonu bulunuyor. Federasyon aynı zamanda Avrupa ülkelerinin beslenme toplulukları arasındaki koordinasyonunu sağlıyor, beslenme alanında araştırmalar yürütüp topluma bilgi aktarıyor ve 4 yılda bir Avrupa Beslenme Konferansı’nı (European Nutrition Conference) düzenliyor.
Avrupa Beslenme Konferansı, Avrupa’daki tüm ülkelerin beslenme organizasyonlarının katıldığı, sağlıkta önemli gündem maddeleriyle ilgili bilgi alışverişi yaptıkları bir organizasyon olması açısından büyük önem taşıyor.
Bugüne kadar Avrupa’nın hemen her ülkesinde yoğun katılımla gerçekleştirilen konferans bu yıl 20-23 Ekim 2015 tarihleri arasında ‘German Nutrition Foundation’ (Almanya Beslenme Vakfı) ev sahipliğinde Berlin’de düzenlendi. “Yaşam Boyunca Beslenme ve Sağlık” temasıyla düzenlenen 12. Avrupa Beslenme Konferansı’nı Türkiye’den takip eden tek kurum Sabri Ülker Vakfı oldu.
Sabri Ülker Gıda Araştırmaları Enstitüsü Vakfı, 12. Avrupa Beslenme Konferansı’nda işbirliği içerisinde olduğu uluslararası kurum ve kuruluşlarla ‘Sağlıkta Bilgi Kirliliği’ni Türkiye gündemine taşıdı. Vakıf, doğru beslenme ve sağlık için tarafsız, bilimsel ve güvenilir kaynaklardan bilgi alınmasının önemini uluslararası alanda tanınan bilim insanlarının görüşleri doğrultusunda kamuoyuna sundu.
Vakıf, global sağlık dünyasına ışık tutan 12. Avrupa Beslenme Konferansı öncesinde, Avrupa Gıda Bilgi Konseyi (European Food Information Council-EUFIC) Genel Direktörü Dr. Laura Fernandez Celemin ve Sabri Ülker Vakfı Genel Sekreteri Begüm Mutuş’un katılımıyla bir basın toplantısı düzenledi.
Sabri Ülker Vakfı Genel Sekreteri Begüm Mutuş, Vakfın ev sahipliğinde düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, beslenmenin birey ve toplum sağlığının en önemli belirleyici faktörlerinden biri olduğuna dikkat çekti.
Begüm Mutuş, “Kişinin sağlıklı bir yaşam sürdürebilmesinin en önemli temel taşlarından biri beslenme. Tıp biliminin kurucusu Hipokrat’ın “ilaçlar gıdanız değil, gıdalarınız ilacınız olsun” sözleri hepimiz için yönlendirici. Ancak beslenme ve gıda konularındaki bilgi kirliliği, insanları yanlış yönlendirebiliyor. Teknolojinin ilerlemesi ile insanlar sağlık ve beslenme konularındaki bilgilere daha kolay ulaşırken, aynı oranda yanlış bilgi edinme riskiyle de karşı karşıya kalıyor. Bu noktada bilimselliği kanıtlanmış verilerin iletişimi çok büyük önem taşıyor” dedi.
Sabri Ülker Vakfı’nın Türkiye’de bilgi kirliliğiyle mücadelede referans kurum olma hedefinin altını çizen Begüm Mutuş, Vakfın güvenilirliği kanıtlanmış uluslararası saygın kurumlarla yaptığı işbirliklerine dikkat çekti. Sağlıkla ilgili bilgi kirliliğinin sadece Türkiye’de değil dünyada da önemli bir sorun olduğuna işaret eden Mutuş, bu kirliliği ortadan kaldırmak için ulusal ve uluslararası referans kurumlara büyük görev düştüğünü ifade etti.
Toplantıda konuşan Avrupa Gıda Bilgi Konseyi (EUFIC) Genel Direktörü Dr. Laura Fernandez Celemin, EUFIC’in konuyla ilgili gerçekleştirdiği araştırmaya dikkati çekti.
2011 ve 2012 yıllarında ikişer haftalık dönemlerde Federation of European Nutrition Societies (FENS) üyesi 8 ülkenin gazetelerinde “beslenme” başlığı altında çıkan 375 haberi incelediklerini belirten Celemin, haberlerin %49’unun asılsız iddialardan oluştuğunu tespit ettiklerini ifade etti.
Celemin, “Buradan da anlaşılacağı gibi, beslenme konusunda çok ciddi bir bilgi kirliliği söz konusu ve bu durum tüketici sağlığını tehdit ediyor. Herkes doğal olarak daha iyi beslenmenin yollarını arıyor. Bu nedenle otoritelere ve kamuoyunun bilgilendirilmesinde önemli rol oynayan iletişim kanallarına büyük görev düşüyor” dedi.
Toplantının ikinci gününe katılan Uluslararası Yaşam Bilimleri Enstitüsü (ILSI Europe) Direktörü Prof. Diana Banati’nin bilgi kirliliği ile ilgili görüşlerini "Bilgi kirliliğinin önemli nedenleri arasında bilim adamlarının gazeteciyle konuşma ve bilgi aktarımı konusunda yeterince bilgi ve tecrübe sahibi olmamasını ya da gazetecinin aktarılan bilgiyi doğru ifade edememesini sayabiliriz. Ancak asıl nedenin bilim alanında uzmanlaşmış çok az sayıda gazeteci olmasından kaynaklandığını düşünüyorum. Bilim adamı yetiştiren üniversitelerin bilimsel bilginin kolay anlaşılır bir dile nasıl çevrilerek topluma sunulacağı konusunda eğitim vermesi gerekiyor" şeklinde ifade etti.
Sağlıkta bilgi kirliliği 12. Avrupa Beslenme Konferansı’nda, “Sohbetler, Tweetler ve Dahası: Halk Sağlığında Beslenme İletişimi” başlığı altında düzenlenen panelde tartışıldı.
Panelde konuşan, Uluslararası Halk Sağlığı Enstitüleri Birliği (IANPHI) Direktörü Prof. Pekka Puska; “Sağlık ve beslenme alanındaki her araştırma sonucu, topluma çoğunlukla yeni bir bilgi gibi sunuluyor. Ayrıca, araştırma sonuçları genelde, bir ürün ya da besinin etkilerini kişinin genel beslenme düzeni çerçevesinde yani bir bütün olarak ele almayıp, beslenmenin tek bir yönüyle ilgili oluyor ve neden-sonuç ilişkisine dair güçlü çıktılar içermiyor. Öte yandan, her ne kadar basında bir ürün "zararlı" veya "hayat kurtarır" olarak etiketlense de, bir besin ya da ürünün, insan sağlığı üzerinde tek başına çok büyük etkisinin olması pek olası bir şey değil. Konuya daha bütünsel yaklaşmak gerekiyor. Toplum nezdindeki kafa karışıklığı da genelde buralardan kaynaklanıyor” dedi.
Prof. Puska ayrıca, uzmanların ve devletlerin beslenmeyle ilgili temel bilgilerin yanı sıra, insanlara beslenme davranışlarını nasıl değiştirebileceklerine yönelik pratik tavsiyelerde bulunması gerektiğini de vurguladı.
Bizimle İletişime geçtiğiniz için teşekkür ederiz.